Kim Kısır ?

Günümüzde, sıkça duyulan ve dile getirilen bir sorudur. Aslında, toplumsal bir konudur, hatta yaradır, çünkü bu iki kelimenin altında çok derin sosyolojik ve psikolojik sorunlar yatar. Eğer aile içinde, bu soru düşünülmeye başlamışsa, mutsuzluk başlamış demektir. Bir de, açıkca dile getiriliyorsa, aile birliği sarsılmaya başlamıştır.

İnsan doğası gereği neslini devam ettirmek ister, bunun içinde çocuk sahibi olması gerekir. Tüm karı ve kocalar, eninde sonunda bu isteği duyarlar. Üremek, sevgilerini vermek isterler, maddi güçlerini yeni nesillere aktarmak isterler, bunun da en basit ve bilinen tek yolu çocuk sahibi olmaktır.

Bugün, sizinle paylaşmak istediğim ise, bu konuda ne zaman endişelenelim ve ne zaman birilerine danışmamız gerekiyor? Sorularının cevabı. Bu sorulara cevap vermeden önce, bir-iki bilimsel gerçeği sizinle paylaşmak isterim. Öncelikle, yeni evli bir çift, otuz beş yaşın altında (özellikle bayan) ve evlilik süresi, bir yılı geçmemiş ise sorun yoktur. Tabi bu geçen süre, herhangi bir korunma yöntemi uygulanmadan geçen süredir. Eğer, bayan otuz beş yaşının üzerinde ise ve korunmuyorsa, bu süre altı ay kadardır.

Belirlenen süreler geçti ve hala gebelik gelmiyorsa, paniğe kapılmamak gerekir ve asla, o soruyu sormamak gerekir. “Kim kısır?” Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, bu süreler aşılsa ve hamilelik olmasa bile, sorun yoktur. Sadece, biraz aklı-selim olmak gerekir. Bu konuda danışmanlık almak, bu durumda en iyi yoldur.

Danışman kimdir? Çoğu kez, her şeyi bilen aile büyükleri olur, ancak bu durum, meşhur sorunun-kim kısır?- dillendirilmesini daha kolaylaştırır. Çünkü genelde eğilim, hayatımızdaki bütün olumsuzluklarda olduğu gibi, bir suçlu aramaya yöneliktir. Ya erkektir, ya da kadın ve genelde kabak ta kadının başına patlar.

Gerçek ise, çok farklıdır. Kusur ve hata diye bir şey yoktur. Sadece ve sadece bilinmezlikler vardır üstelik de yanlış kişi ya da kişilerden akıl alınmıştır. Bu konuda danışman doktor olmalıdır. Bu konu ile uğraşan doktorlar ve sonrasında, ise uygulanacak yollar ve tedaviler bunu izler.

Günümüzde, bu konu, en çok araştırılan ve belki de en çok ilerleme kaydedilen konulardan biridir. Burada ki en önemli nokta ise, umutsuzluğa kapılmamak olmalıdır. Asla o soruyu –kim kısır?- dillendirmemek gerekir. Asıl sorun, eşler arasındaki sevgi ve saygı bittiği zaman başlar, psikolojiler bozulduğunda derinleşir ve bir daha da düzeltilemez duruma gelir.

Siz , siz olun, asla pes etmeyin, asla kılavuzunuz karga olmasın. En önemlisi, danışacağınız kişileri iyi belirleyin, birbirinizi sevin ve asla suçlamayın. Gerisi kolay, tıp çok ilerde ve ilerliyor.

Mutlu kalın.

Dr. Erdal Yermez.